12:29 PM - Nutuk’ kriziyle ilgili soruşturma başlatıldı
1:54 AM - Kabinede dezenfektan değişikliği
1:15 AM - İki yeni bakanlık kuruldu
2:42 PM - Biz de seni sevmeye başlayabiliriz Ahmet Hakan
11:26 AM - Bu zorlama zekâ özürlü yaklaşımın failleri herkesi kendileri gibi aptal ve ahmak mı zannediyorlar.
11:03 AM - 10 emekli amiral gözaltına alındı
5:31 PM - Kemal Kılıçdaroğlu: Bu sahte gündemler tutmaz
12:23 PM - Kürşat Ayvatoğlu yeniden gözaltına alındı
8:01 PM - Fahrettin Koca’dan Kılıçdaroğlu’na tepki
2:14 PM - Erdoğan’dan fezleke açıklaması: Genel kurulda eller hemen kalkar iner
Düşünsenize.
Yapılan tüm anketlerde iktidar partisi tepetaklak aşağıya doğru gidiyor. Kendileri de bunun farkında ve o yüzden seçim sistemi ile Anayasa konusunda çalışmalar yapıyorlar. Rahat kazanabileceklerine inançları olsa bu çalışmaları yaparlar mı?
Nasıl aşağıya doğru gitmesinler ki.
Ekonomi artık alarm zillerini çalmaya başladı. Her ne kadar havuz medyası her yeri pembeye boyamaya kalksa da, o griliğin içerisinde yaşayan vatandaş bastığı çamuru hemen fark ediyor.Zeytin yağının bile yarım kiloluk şişelere koyulması yeterli gösterge değil mi?
Tarım da çok iyiyiz demeleri de insanları ikna etmiyor.
Eğer çok iyiysek neden kuru fasulyeden mercimeğe kadar her şeyi, ama her şeyi dışarıdan alıyoruz. En yakın zamanda bir mısır faciası yaşadı bu ülkenin çiftçisi. Daha ucuza devlete verebileceği ürün elinde beklerken, devlet çok daha pahalı bir fiyata yurt dışından aldı mısırı.
İşte iktidarın çiftçiye bakış açısını gösteren en güzel ve en yakın örnek.
O yüzden tarım alanında şöyle iyiyiz, böyle iyiyiz sözleri çiftçiyi ikna etmeye yetmiyor. Onlar ürettiklerini, üretirken çıkan maliyeti, ve satıştaki sıkıntıları birebir yaşıyor.
Sağlık alanı ve pandemi dönemi ise tamamen ele yüze bulaştı iktidar için. Bir yıl önce maske dağıtımından belli olan uygulamalar bu gün artık halkı bezdirmiş bir noktaya ulaştı.
Esnaf suçlandı,
vatandaş suçlandı,
TTB suçlandı,
muhalif belediyeler suçlandı,
ama iktidar lebaleb kongreleri yaparken bile üzerine toz kondurmadı.
Tek başına o kongreler bile vatandaşın olaya bakışını değiştirdi.
Neredeyse her gün ortaya çıkan yolsuzluk haberleri, yandaşlara verilen ihale haberleri, danışmanların ve çalışanların uyuşturu ile, olmadık paralar ile manşetlere çıkması. Bunlar iktidar ne kadar çabalarsa çabalasın üzeri örtülebilecek işler değil.
Ben ekonomist değilim ama , faiz ve kur durumu ortada. Bakalım bu merkez başkanı ne kadar dayanacak?
Eğitim konusu ayrı bir sorun.
Büyük kentlerde yaşayan çocuklarımız için uzaktan eğitime girmek pek sorun olmasa da, basına yansıyanlara bakınca Anadolu da bu eğitimi alamayan binlerce çocuk olduğunu görüyoruz. Sınavlarsa sanki herkes eşit eğitim almış gibi yüzyüze yapılıyor.
Üniversitelerin boyutu ise çok farklı.
İktidar benim istediğim şekilde eğitim yapılacak, benim istediğim rektör yönetecek derken, üniversiteler lise seviyesine, belki daha da altına düştü.
Boğaziçi üniversitesinde aylardır yaşananlar artık iktidar partisine oy verenleri bile bıktırmış, öğrencilerin haklı olduğunu savunuyorlar. (Konda bu konuda araştırma yapmış)
Hemen her gün birilerinin 3-5 maaş aldığı haberleri çıkıyor ortalığa. İnkar etseler de, almadıklarını ispat edemediklerinden, alıyor diyenlerden ispat bekliyorlar. İspatlandığı zaman ne oluyor?
Hayır işlerinde kullanıldığı söyleniyor.
Size inandırıcı geldi mi?
Yakın bir zamanda ayakta kalmaya çalışan, ayakta kalabilmek için direnen esnafın çoğu, büyük şirketlerde dahil iflasını verirse hiç şaşırmayalım.
Peki, bütün bu olanlardan, yaşananlardan sonra muhalefet ne yapıyor?
Onu da bir daha ki yazımıza bırakalım.