AKP kongrelerinde AKP genel başkanı Erdoğan artık alkışı uyarılar sonucu alıyor.

Berat Albayrak’ın dediği gibi, burası çok önemli.

AKP ye oy veren vatandaşlardan değil, bizzat AKP il ve ilçe yönetiminde bulunanlardan söz ediyoruz. Erdoğan’ın alkış istemesine neden olan bu insanlar öyle anlaşılıyor ki, kongrelere gitmek bile onlar için bir yük. Belki de bu kongrelere hiç katılmayacaklar ama, bir taraftan çıkarlar, diğer taraftan Erdoğan korkusu bu isteklerini önlüyor demek ki.

Son iki yıla kadar yol, köprü, şehir hastaneleri gibi vatandaşın sırtına uzun yıllar yük olacak işleri ilerleme, yatırım adı altında anlatan AKP, bu işlerin yükü vatandaşın sırtına bindikçe açıklayabilecek bir argüman bulamadı. Vatandaş kendi cebine dokunana kadar pek umursamadı ama, artık devletin açtığı yük vatandaşın cebine girince işler değişti, tepkiler çoğaldı.

Pandemi sürecinde Sağlık Bakanı’nın iyi niyetli görüntü vermesine karşın, özel hastaneler konusu ve verilen bilgilerin güven ortamını yitirmesi’de ayrıca vatandaşlar arasında konuşulup tartışılan bir durum.

Eğitim tam anlamı ile bir felaketler zinciri. Devletin gerek internet konusunda, gerek söz verdiği dağıtılacak tabletler konusunda henüz bir adım atmamış olması, alınan kararlarla okulların açılıp, özellikle özel okullar için velilerin yaptığı ödemeler de sıkıntıyı tetikleyen etkenlerden oldu.

Evde kalın çağrısı ise karikatürlere konu olacak boyutlara ulaştı.

İnsanların çalışmak zorunda olması, evde oturabilmelerini sağlamıyor. Ödenecek faturaları, mutfak ve ısınma masrafları, çocukların ihtiyaçlarını düşününce evde kal diyebilmek için devlet olarak bu giderleri karşılamanız gerekiyor. Esnaf için artık bir şey söylemeye bile gerek yok.  Borçları ötelemek veya devlet yardımı diye kredi vererek daha çok borçlandırmak çözüm olmadığı gibi, daha çok batak esnaf yaratmanın ötesine geçmedi.

Maske anlaşılabilir.

Temizlik de anlaşılabilir.

Peki ya mesafe.

Eser Karakaş: ‘Sözde Cumhurbaşkanı’ ne demek?

Sürekli vurgulanan slogan var ya.

Maske

Mesafe

Temizlik (Hijyen)

Fabrikalarda, depolarda, madenlerde çalışan işçi için mesafeni koru demek ne demektir? Hangi mesafeyi, hangi işini aksatarak koruyacak bu emekçiler.

İşin özü, iktidar attığı her adımda çözümsüzlüğe doğru yürüyor. Bunun en büyük nedeni de ekonomide düşülen büyük sıkıntı. Herkesin malumu olan Kasada paranın kalmamasının tek sorumlusu olan iktidar, kendisinden başka herkesi sorumluymuş gibi görerek, göstererek işin içinden çıkmaya çalıştıkça daha çok batıyor.

Bütün bunlara karşın muhalefet ne yapıyor?

Gördüğümüz kadarıyla muhalefet bütün bu olumsuzlukları kendi lehine çevirebilecek bir siyaseti henüz keşfedemedi.

Yoksa kararsızların oranı neden yüzde 22 ler de olsun değil mi?